Eğitim

Homeopati Dolandırıcılığı ve Sahte Bilim

Homeopati; bir zehiri alıyor, 10 kat sulandırıyor, sonra onu 10 kat sulandırıyor, bunu 30 kere tekrarlıyor. Ortaokul düzeyinde matematik bilen herhangi bir kimse başlangıçtaki solusyonun on uzeri 30 kat sulandırıldığını söyleyebilir. Yine lise düzeyinde kimya bilgisi olan birisi avagadro sayısını hatırlar ve ilaç olarak sunulan nihai sıvının içerisinde herhangi bir zehir molekülü kalmış olma olasılığı olmadığını anlar. Homeopati saf suyu parayla satma dolandırıcılığıdır.  

Sahtebilim niye bu kadar popüler?

Bunlari kendilerine hatirlattigimizda, “zehir molekullerinin ruhu, enerjisi vs. bişeylerinin calkalamakla su molekullerine gectigini, o molekul kalmasa bile suyun o gucu tasimaya devam ettigini soyleyerek aciklamaya calisirlar ve en guclu savunmalarini yaparlar; “ama ise yariyor, hastalar iyilesiyor”

 

Benzer seyler astroloji icin gecerli. Bilmem kac asyronomik birim uzakliktaki objelerin sana olan etkilerinin yanindaki bir kursun kalemin sana etkisinin milyarda biri kadar bile olamayacagini matematik olarak gosterirsin; bilinmeyen guclerle aciklama yapmaya calisirlar ve en guclu savunmalarini yaparlar, “ama tutuyor”

 

Telepati, “ama algiliyor”: telekinezi, “ama gercekten hareket ettiriyor”. Sahtebilimlerin ortak ozelligi budur. Tek aciklamaları, “henüz bilmedigimiz gucler”, tek savunmalari ise “ama oluyor”.

  Peki gerçek ne? Hicbir şey oldugu yok. Homeopati uygulanan hastalarda plasebo etkisinden fazla bir etki oldugunu gosteren tek bir ciddi deney yoktur. Oldugunu iddia eden bir kac yayinda bilimsel prensiplere riayet edilmedigi gosterilmistir, yani sahte yayinlardir. Ha keza geriye kalan tum diger sahtebilimlerde, bilimsel kıstaslara uygun yapilan tum denemelerin hicbirinde iddialari destekleyen sonuclara ulasilamamistir.

 

  Gelelim soruya; “peki nasil oluyor da bu tip uygulamalar hala bu kadar populer olabiliyor?” Insanoglunun gizemli, mistik seylere ilgi duymasi yeni bir olay degil. Gunumuz ile ilgili olarak bir ilave faktorden bahsedilebilir. Gecen yuzyilin sonlarina dogru, bilhassa reel sosyalizmin insanlari hayal kirikligina ugratan uygulamalari ve nihayet cokusu; bir cok kisiyi yeni bir seyler aramaya itti. New age veya post modernizm dedigimiz akimlar bu tip bir surecin urunudur. Bilimsel denilen uygulamalarin mutluluk getirmedigini goren insanlarin bilimi sorgulama istekleri dogdu. Pozitivizmi, modernizmi ve bizzat bilimi sorgularken nerelere savruldugumuzun gostergeleridir bu tip olaylar.

 

  Bir olay ve kitap tavsiye edecegim. Sokal vakasi ilginctir. Alan Sokal 20 yil kadar once usta bir manevra ile tum bu soytarilarin ipligini pazara cikarir. Kitap; “son moda sacmalar, alan sokal” butun hikaye cok guzel anlatilir, tum tezler ayrintili tartisilir. Insallah tukenmemistir, bulabilirsiniz.

 

Turkiyeye gelince; Avrupada modasi gecmeye yuz tutmus ne kadar soytarilik varsa son yillarda burada boygostermeye basladi. Sebebi malum degil mi?

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Göz Atın
Kapalı
Başa dön tuşu
deneme bonusu veren siteler bonus veren siteler
aspercasino giriş bahsine giriş pasgol giriş meritroyalbet liderbahis giriş blackjack siteleri casinovale
izmir profilo servisiBursa Haber